Adana
Şubesi Yönetim Kurulu, üç ayda bir yayımlanacak bir derginin hazırlıklarını
yürütmemi istediğinde doğrusu hem sevindim, hem de biraz ürktüm. Yıllardan beri
yayıncılıkla ilgileniyorum; yabancısı olmadığım, dahası sevdiğim bir konuda
çaba göstermek sevindiriciydi. Ürküntüm ise Adanalı olmamamdan kaynaklanıyordu.
Yönetici olarak çok sık geldiğim ve her seferinde sıcak bir dostlukla
karşılandığım Adana’da, derginin yayımlanması konusundaki gördüğüm istekliliğin
endişelerimi giderdiğini söyleyebilirim. O heyecanla Yayın Kurulu’nu oluşturduk
ve çalışmalarımızı sürdürdük; sonuç ürün elinizdedir. Umarım beğenirsiniz;
eleştirileriniz, değerlendirmeleriniz bizler için yol gösterici olacaktır.
Güney Mimarlık öncelikle bir Adana dergisidir, o nedenle daha
çok bölgenin sorunlarına ağırlık vermesi istenebilir. Ancak Türkiye’nin
sorunları Adana’nın da sorunlarıdır ve Adana’da da yansımaktadır. Bu anlamda
derginin Türkiye genelindeki mesleki toplumsal sorunları irdelemesi kaçınılmaz
olacaktır. Nitekim bu sayımızda pek çok meslektaşımızın değerli katkılarını
göreceksiniz. Özellikle yaz aylarında henüz ilk sayısını yayımlamaya hazırlanan
bir dergi için harcadıkları emekten dolayı kendilerine teşekkür ediyoruz.
Önümüzdeki sayılarda da benzer katkılara açık olacağımızı duyurmak isteriz.
Dergide genç
mimarların çalışmalarına deneyimli kalemlerin yanı sıra yer vermeyi, böylece
ortak katkıyı özendirmeyi hedefliyoruz. Bir kurum dergisi olarak Güney Mimarlık,
Mimarlar Odası’nın ve ona güç veren meslektaş dayanışmasının yıllara dayanan
birikiminin üzerine yenilerini koymak, tüm mimarlık ortamının birikiminden güç
almak ve katkı koyanlarla birlikte mimarlık kültürünü geliştirmek
beklentisindedir.
Güney Mimarlık tek başına bir yayın
organı değildir; Adana Şubesi uzun zamandır Bülten yayımlamaktadır; bu olanak
bize dergi ve bülten arasındaki bir görev bölümünün avantajlarını sunmaktadır. Bir
şubenin doğal olarak çok farklı alanlara ilgi duyan, o konulardaki haber ve
yazılarla ilgilenen üyeleri olacaktır. Güney
Mimarlık dergisinin, sadece ilgilendikleri konularda değil, ilgilenmelerini
umduğumuz konularda da meslektaşlarımızı cezbetmesini hedefliyoruz. Kendisini
okutabilmesi, sevdirmesini bilmesi, saklanacak bir yayın olarak görülmesini
diliyoruz.
Güney Mimarlık dergisinin bu ilk
sayısında Toplum ve Mimarlık temalı yazıları bir dosya bütünlüğü içerisinde
size sunmaya çalıştık. Dosya’nın sunuş yazısında da belirtildiği gibi bu
konunun zengin bir içeriği ve ilgi alanı var; elbette hepsine değinemedik. Değinebildiklerimiz
mesleğimizin toplumsal sorumluluğunu, bu çok önemli temanın kentlerimizin yaşam
kalitesinin yükseltilmesi açısından ne kadar önemli olduğunu bize hatırlatıyor.
Derginin ileriki sayılarında “Kültürel
Miras ve Koruma”, “Sürdürülebilirlik
ve Ekolojik Mimarlık” ve “Kent ve
Planlama” temalarını işlemeyi, bu konudaki katkıları derlemeyi planlıyoruz.
Güney Mimarlık dergisi Adana’da
gerçekleştirilen nitelikli yapıları tanıtmayı ve örnek projelerle yapı
kalitesinin artırılmasına katkı yapmayı hedeflemektedir. Adanalı
meslektaşlarımızın performanslarını önemsiyoruz ve gerek yarışmalarda, gerekse
uygulamada sergiledikleri başarılı çalışmalara dergimizde yer vermekten büyük
mutluluk duyacağımızı belirtmek isteriz. Değerli meslektaşımız ve Sinan Ödülü sahibi
Mehmet Konuralp’in Adana’daki yapısıyla bu bölümü başlatmayı bir şans olarak
görüyoruz.
Güney Mimarlık dergisinde özellikle
Cumhuriyet Dönemi Mimarisinin korunma sorunlarının ele alınması ve işlenmesine,
çok hızla yitirdiğimiz bu zenginliğimizin bilinir kılınmasına önem vermek
istiyoruz. Bu sayımızda Seyfi Arkan’ın Adana Halkevi yapısı Ali Cengizkan
tarafından işleniyor. Adana’daki zengin birikim üzerine çalışmalar yapan
meslektaşlarımızın katkılarına dergimizde yer vereceğimizi belirtmek isteriz.
Ülkemizdeki
mimarlık eğitiminin sorunları üzerine yapılan tartışmalar yıllardan beri
herkesin katılımıyla çok yönlü olarak sürmekte, pek çok konu masaya yatırılarak
değerlendirilmektedir. Mimarlık Akreditasyon Kurulu Başkanı Nur Esin’in bu
sayıdaki yazısının mimarlık eğitimi alanındaki gelecek perspektifi
tartışmalarına iyi bir başlangıç olarak değerlendirilmesi gerektiğini
düşünüyorum. Duygu Saban Ökesli’nin Yaz okullarının çalışmalarını aktaran
yazısı ise bir başka birikimin, mimarlık öğrencilerinin eğitim ve meslek
pratiği alanında ürettikleri çalışmaların irdelenmesine yönelik bir başlangıç
olarak değerlendirilmelidir.
Güney Mimarlık dergisinin Yayın
Kurulu olarak ilk hazırlıklarımızı değerlendirirken elinizdeki sayıda yer alan
temaların daha da çeşitlenebileceğini elbette öngördük; daha da fazlasını
hedefledik. Sizlerin katkısıyla bunu sağlayabileceğimizi düşünüyoruz. Sizleri
yeni olmanın heyecanıyla, birikimlerimizi harmanlamaya, birlikte güzellikler
üretmeye, katkıya, paylaşmaya çağırıyoruz.
Mimarlar Odası Adana Şubesi’nin çağrısıyla 3 aylık periyotlarla
yayınlamak üzere Güney Mimarlık isimli bir dergi çıkarmaya başlıyoruz. Bu yazı
derginin Eylül 2010’da yayımlanan ilk sayısında yer aldı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder